Gelelim rapora
Salimle yaklaşık 5 dk arayla evlerimizden çıkmamıza rağmen (ve evlerimiz birbirine çok yakın) ben sahaya ulaştıktan ancak 20 dk sonra o da gelebildi. Görünüşe göre ben geçtikten hemen sonra ana yolda bir kaza olmuş trafik şişmiş. Anahtar da Salim'de olduğu için mecbur pist girişinde bekledim, ama ufaklık arabada uyuyakalmıştı yolda, bu bekleme en çok ona iyi geldi
Salim gelince sahaya girdik ve modeli hızlıca kurdum. Son bir görsel ve fiziksel kontrol yaptıktan sonra menzil testine geçtik. Önce sadece powerboxa enerji verip test ettik, test sorunsuz geçti, her iki alıcı da hiç bağlantı kaçırmadı. Sonra fren ve retractlara da güç verip bir de motor çalıştırıp önce taksi ve fren testleri yaptık ve ön tekerlek servosunun ince ayarını yaptık. Sonra da motor çalışırken menzil testini tekrarladık, sadece tek bir pozisyonda anlık olarak bir alıcı sinyal kaybetti (diğeri sağlıklı çalışıyordu) on da tekrarlamayınca tamam dedik. Motoru kapatıp tüm modeli son bir kontrolden daha geçirip yarım depoya düşmüş olan yakıtı yeniden doldurduk.
Bu sırada ara ara esen hafif çapraz rüzgar da iyice azaldı. Baktık her şey yolunda hadi uçalım artık dedik. Kameraları hazırladım, motoru çalıştırdık ve pistbaşı yaptım. Derin bir nefes alıp "gazı kökledim"
Modelin ivmelenmesi pervaneli bir modele göre çok farklı, üstel bir şekilde artan bir itki ve ivmelenme var. Ama ses müthiş
İlk kalkış koşusu gayet kolay ve düzgün oldu, ne olur ne olmaz diye flapları yaklaşık 5 derece aşağı indirmiştim (kanat ucu stalluna karşı tedbir olması için) Model yeterince hızlanınca elevatöre dokunmamla birlikte model yerden kesildi. Hurricane maideninde olduğu gibi aşırı trimsizliğe karşı mental olarak kendimi hazırlamıştım ama model ip gibi uçarak tırmanışa geçti. Kapaklar hava akımına dayanır mı acaba korkusuyla tırmanışı görür görmez iniş takımlarını topla komutu verdim. Soldan dönerek tırmanışa devam ettim ve rüzgaraltı bacağına geldiğimde düz uçuşa geçip gazı yarıma çektim. Modelin düz uçması için iç tık aileron bir tık da elevatör komutu vermem gerekti. Tekrar soldan bir dönüş yapıp üzerimizden geçerken sağ iniş takımı kapağının tam kapanmadığını ve bir anormallik olduğunu farkettim, ama meret hızlı, öyle uzun uzadıya bakıp görüp anlamak mümkün değil
bu sefer daha alçaktan geçerek bir tur daha attım ve pek de emin olamasam da sanki dikme ile kapak birbirlerine takılmış gibi gördüm. Hadi bakalım, bir maiden klasiği geliyor yine gövde üzerine inebilirsin diye düşünerek, biraz da korka korka iniş takımlarını yeniden açtım, açıldılar, kapattım, bu sefer normal kapandılar, rahat bir nefes aldım
Uçuştan önce Salimle sohbet ederken "Salim, radyoda bir tane 4 bir tane de 5 dk alarmı kurdum, ne dersin fazla mı kısa sence?" diye sorunca cevabı; "4 dakika mı, ilk uçuşun 2 dakikadan fazla olmamalı" demişti bana. Tüm bu iniş takımı turlarından sonra acaba kaçıncı dakikadayız ki diye düşünürken vericiden ilk geri sayma bipleri duyulmaya başladı
(salimin önerisine fazla ağırlık vermeden kendi timer ayarlarımı korumayı tercih etmiştim) Eh alarm çalınca da yavaş yavaş iniş hazırlıklarına başladım, önce iniş takımlarını indirdim ve bir tur atıp görsel olarak üçünün de açık olduğunu teyid ettim. Sonra iniş takımları açıkken yeterli bir yükseklikte flapları indirdim, model aşırı bir burun kaldırma tepkisi vermedi, mutlu oldum
Modelin fazla yavaşlamasına izin vermemek için ve gaz açmak gerekirse ivmelenme süresini azaltmak için çeyrek gazda iniş yaklaşmamı yaptım. Model pist üzerine geldiğinde de gazı kestim ama fazlasıyla hızlıydı ve epey bir uzadı, ama hassas da olsa elevatorle modeli güzel bir açıda tutabildiğimi görünce pas geçmek yerine inişe devam etme kararı verdim ve modelin gayet güzel bir açıyla yere oturduğunu gördüm, O rahatlamayla ve de model tekrar havalanmasın diye elevatörü bıraktım ve o anda modelin aslında hala havada olduğunu anladım! muhtemelen uzakta tam iyi görememiştim. Elevatörü bırakmamla birlikte ön tekerlek yere vurdu ve sekerek modelin burnunu havaya kaldırdı, artan hücum açısıyla model yükseldi, ama hızsız olduğu için yine burun üstüne kapaklandı, burun tekeri yine sekerek modelin burnunu havaya kaldırdı... (tipik ve tehlikeli pogo durumu)... Pervaneli uçakta yapılacak en doğru şey daha ilk sekmede gaz açıp gitmektir, ama bu merette ben gazı açsam motor tam devrine ulaşana kadar olay bitmiş olacak diyip tam tersi bir tepki verdim ve frenleri maksimum seviyeye getirdim, niyetim, daha doğrusu ümidim
üçüncü veya sonraki sekmede tekerleklerin frenlemesiyle modelin piste yapışıp kalmasıydı, öyle de oldu, 3. sekmeden sonra model önce bir tara çekip yan yatıp sonra da oturup kaldı. Modeli geri getirmek için taksi yaparken de birşeylerin normal olmadığını farkettim
yaklaşınca da gördüm ki ön dikmede tekerleği tutan çatal yana doğru ezilip büzülmüş, boynu bükük "abi daha ilk uçuşta yapılır eziyet mi bu ayıp ettin" dercesine geliyor
Modeli park ettikten sonra ön tekerleği söküp pense ile çatalı düzelttik ve tekerleği geri taktık. Hızlıca bir kontrol sonrasında farkettik ki depoyu tutan ıhlamur çıtalar da kırılıp gitmiş (Çok yüksek ihtimalle pogo sırasında olmuştur zira havada negatif G yükleyecek bir hareket de yapmamıştım.) Yanımdaki elektrik bandından katlayarak bir çeşit "PVC urgan" elde ettim, bu urganla depoyu yandaki gövde bölmelerine bağladık eskisinden de daha sağlam oldu
İniş takımlarını birkaç tekrar açıp kapattık, ama ilk baştaki soruna neden olabilecek hiçbir net sorun göremedik. Tahminimce tırmanışın çok erken safhalarında iniş takımları topla komutu vermem hücum açısı yüksekken (kapaklara alttan hava gelirken) orta kapakları açtı ve bu rüzgardan dolayı kapak tam açılmayıp tekerleğin takılmasına neden oldu. Ama emin olmak da pek mümkün değil. En azından böyle bir durumda bile iniş takımlarının tekrar açılıp kapanarak soruun engellenebildğini gördük ve ikinci uçuşta model biraz daha hız aldıktan sonra iniş takımlarını toplama komutu vermeye karar verdim. Başka bir sorun da göremeyince ikinci uçuşu da yapmaya karar verdik. Salim depoyu doldururken (ilk uçuş yarım depo yakmıştı anca) ben de kumandada elevatör ve aileronların expolarını az biraz arttırdımö sonra uçuşta gördüm ki bu ayarlarla çok daha iyi oldu. Bundan sonraki uçuşlar için yavaş yavaş atımları da azaltacağım, şu an skeyl bir warbirdden çok akrobasi uçağı gibi davranıyor
Depo dolduktan sonra motor çalıştırmaya geçtik ama garip bir şekilde yepyeni şarjlı turbin piline "düşük voltaj" uyarısı vermeye başladı ECU. Yine aynı ecu 600 mAh pil harcadın haberin olsun diyerek çelişkili ifadelerde bulununca "yahu bilgisayar değil mi hepsi bir, en iyisi kapatalım yeniden açalım" diyerekten tüm elektrik bağlantılarını söküp herşeyi kapatıp yeniden açtık, olmadı, bir daha herşeyi kapatıp açtık, oldu
motor çalıştı. Kapakları kapatıp pistbaşına taksi yaptım, herşey tamam olunca da kalkış koşusuna başladım ama modlei bir türlü çizgide tutamayınca da kalkışı iptal ettim tekrar pist başına taksi yaptım. Bu sefer biraz daha dikkatli ve yavaş yavaş hızlanarak modeli yeterince çizgide tutmayı başardım ve tam gaza çıkıp kalktım. Zaten açıkçası kalkış koşusu ve ilk tırmanışlar haricinde hiç tam gaz kullanmıyorum diyebilirim. Düz uçuşlarda yarım gaz, havadaki tırmanışlarda yarım gazın az birşey üstü fazlasıyla yetiyor modele. İkinci uçuş biraz daha sakin geçti, yeni expolarla modelin kontrolü daha yumuşak ve benim istediğim gibiydi, ama maksimum kontrol girdileri halen gereksiz fazla. İlk uçuştan yakıt tüketimi hakkında da bir fikrimiz olduğu için uçuş süresini de uzattık ve ilk 4 dakika alarmını tamamen görmezden geldim, 5. dakika alarmından sonra iniş takımlarını açıp, görsel teyidden sonra iniş paternine girdim. Bu sefer daha uzaktan ve daha az gazlı geldim, flapları da sonuna kadar indirdim, ama baktım model tam önüme geldiğinde halen epey bir enerjisi var, ilk inişteki gibi bir durum olmaması için (ve yakıt sorunum olmadığını bildiğim için) açtım gazı pas geçtim, daha da uzaktan daha da yavaş bir şekilde tekrar inişe geldim ve bu sefer bizi biraz geçtikten sonra modeli ana tekerlekleri üzerine oturtabildim. Gerçek panterlerin kuyruklarında "tampon" vardır, inişlerde kuyruğun yere çarpmasına karşı gövdeyi korur. O meretin ne kadar işe yarayacağını görmüş oldum çünkü adam gibi inişlerde kuyruk yere epey bir yaklaşıyor. İlk inişteki görsel yanılmam da bundan kaynaklanmış, alışageldik modellere göre "tamam yerdeyiz" diyeceğimiz bir noktada model hala birkaç cm havada oluyor
3. uçuşu da çıkartır mıyız acaba diye düşünürken baktık zaman kalmayacak, zorlamanın anlamı yok diyip toparlandık. Haftasonuna kadar modeli atolyede derinlemesine bir inceleyeceğim, özellikle ilk inişin yol açtığı bir gizli hasar olup olmadığına ve olası diğer problemelere bakacağım. Herhangi bir sorun olmazsa haftasonu tekrar uçuşa çıkartabilirim panteri.
O uçuşları da Muscat uçuşları başlığı altında paylaşmaya devam ederim
Konuyu benle birlikte takip eden herkese teşekkürler
Maiden uçuşun videosuyla birlikte sezon finali yapabileceğiz sanırım
İkinci sezonda da detaylandırma olacak ama önce Hurricane, yavaş yavaş o taraflara doğru taşınma hazırlıklarına başlayabiliriz