Helikoptercinin tükenmişlik sendromu
Tükenen birşey yok aslında...
Sadece çeşitli aktivitelerden aldığımız zevkler kişiden kişiye değişiyor. Emre abiyi son birkaç yıldır tanırım, hobi anlamında daha da iyi tanırım. Bu süreçte karda kışta, çamurun içinde, haftasonları, kimi zaman haftaiçi iş çıkışları soluğu arazide aldık. İlk 700 hoverında birlikteydik... Bir dönem mikrolara sardık... Sonra 450 tipindekileri elden çıkarıp daha büyük modellere gözümüzü diktik... İlk zamanlar onları havaya kaldırmak, hoverda tutmak bile bir heyecandı, yarattıkları gürültü muazzamdı. Modeller değişti durdu,
değişmeyen tek şey değişimdi Trex700 ü vardı, çeşitli klon 450 leri vardı... Sonra gaui x3 e geçti klonlardan vazgeçip... Sonra birkaç tane x5 i oldu
Trex700 den Gaui x7 ye geçiş yaptı (ki kendisi hala filoda)... Arada mikrolar oldu, önceleri SuperCP, sonra bir ara v977 si oldu ama onunla çok uçmadı, Blade 130x edindi... Bir dönem traxxas slash takıldık... Bir ara da Quad topladı. Sonra sonra da bütün mini, mikro, quad, vs vazgeçip sadece x7 ye odaklandı. Low rpm ilgilendi, Logo690sx aldı... Goblin 700 eline geçti sonra... Daha önce bir ara beyaz kanopili goblin istiyordu, takasta uygun ortam oluşunca orange edinmiş oldu. Ama hatırlarım, beyaz muhabbeti olmadan önce de en beğendiği kanopi orange idi.
Taşıma çantası ile ilgili projeleri oldu, şarj sistemi ile ilgili çalışmaları oldu. Atölye düzeni ile ilgili de sürekli bir uğraşı halinde... Arduino konusuna ilgili, küçük işlevsel aygıtlar yapıyor. Bu aralar forumda konusu olan pratik cnc tezgah hakkında önceleri de kafasında vardı fikirler. Şimdi bunları hayata geçirme gayretinde...
Çok araziye çıktık, çok birlikte zaman geçirdik... Uzun yollara, büyük buluşmalara gittik. Gördüğüm en yetenekli pilot değildi. Araziye çıkmak, uçuş yapmak konusunda gördüğüm en hevesli insan da değildi. Ama okumayı, araştırmayı severdi. Paylaşmayı severdi... Montaj konusunda, çalışmalarındaki detaylara verilen önem ve titizlik konusunda tanıdığım en iyi insanlardan biridir. Birçokları üniteye ayar yapmaktan üşenir, daha kumandasını bile tanımaz; o ise elindeki ekipmanı yakından tanır, eksiği varsa araştırır öğrenir. Ben mesela lehim yapmayı hiç sevmem, güzel de yapamam. O bu konuda tanıdığım en yetenekli insandır. Küçücük bir karta ufacık bir damladan, en ağır en sıcaklarına kadar, üşenmeden zevkle yapar.
Bir zamanlar trexi vardı, gaui edindi çok sevdi... Sonra ilk göz ağrısı goblini de oldu... Şimdi hiçbirine o kadar bağlı değil. Bundan sonra tek modele düşecek ve diyelim ki o model XXX modeli olacak. Onu da araştırma safhasında, montaj ve ayar safhasında, maiden safhasında çok sevecek,
sonra aslında o kadar da sevmeyecek Bardağa dolu tarafından bakarsak, yine de tek modeli olacak ve gerek yatırım olarak, gerek uğraşma taşıma bakım yapma vesaire konularında daha az yoracak.
Uzun lafın kısası, başta da dediğim tükenen birşey yok, hayat herkes için olduğu gibi Emre abi için de devam ediyor aynı şekilde... Bu aralar elinde fazlaca model, ekipman birikti. Buna bir düzen gerekiyordu, onu yapıyor şu anda. Bundan sonra da daha fazla zevk aldığı şeylere daha çok, daha az zevk aldığı şeylere daha az zaman ayırarak devam edecek, yine hepimizin yaptığı gibi... Olaya Emre Kaman ve hobi penceresinden baktığımda benim gözlemlerim böyledir, arz ederim