Grumman F-9F Panther modeli inşaatı ("Dahta"dan model jet yapımı )

Yatay stab üst taraf kaplamasının arka kısmı 1.6 mm lik balsa levhalar kullanılarak hazırlandı ve yerine alifatik tutkal ile yapıştırılıp kum torbaları altında kurumaya bırakıldı. Bu kısımda balsaların lif yönleri firar kenarına paralel olacak şekilde seçildi. Kaplama firar kenarından öndeki serenin ortasına kadar geliyor. Serenin ortasından hücum kenarına kadar olan kısımlar ayrıca kaplanacak, o kısımlarda kullanılacak levhaların lif yönleri hücum kenarına paralel olacak. Bu sayede balsa levhanın stabın kıvrımlarına daha iyi ayak uydurmasını sağlıyoruz. Ek yerinin seren üzerinde olması da bu ek yerinin sonradan zımparalanarak tesviye edilebilmesi için. Daha önce hurricane de detaylı olarak anlattığım üzere altı boşlukta olan kaplama levhalarını zımparalamaya çalışmak her daim kaçınılması gereken bir iştir...

Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol


Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol
 
Ust yuzeyin ön tarafı da iki ayrı parça olarak kaplandı. Burada kaplanacak alanlar nispeten küçük olduğu için orta CApon ile çalışmak mümkün oldu.

Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol


Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol


Diğer taraf kaplanmadan önce menteşe bloklarının yerlerine yapıştırılması gerekecek.

Ayrıca elevatör servosu için bir plan değişikliğine gidebilirim. Normalde plana sadık kalıp elevatör yarılarını tel ile birleştirip tek servo ile kontrol etmeyi planlıyordum. Ama şimdi doğrudan stabın içine yerleştirilmiş iki mini servo ile her iki elevatör yarısını bağımsız olarak çalıştırma fikri daha ağır basıyor. Buna karar verirsem alt tarafı kaplamadan önce servoların yerleştirileceği bölümleri karbon kumaş ve epoksi ile güçlendirmem gerekecek. Yarın sabah itibariyle afet bölgesine 3 günlük seyahate gidiyorum o arada bolca düşünüp hesap kitap yapıp karar veririm sanırım :)
 
Kolay gelsin Evren Abi. Bu arada 2 servo ile birbirinden bagimsiz yapmanizin teknik olarak ozel bir sebebi varmi (yekelere veya bagli oldugu bolgeye daha dusuk bir kuvvet etki etmesi gibi)
 
Şimdiden çok kolay gelsin. 3 gün sonra kaldığımız yerden devam etmek üzere %p

Teşekkürler Adminim :)

Kolay gelsin Evren Abi. Bu arada 2 servo ile birbirinden bagimsiz yapmanizin teknik olarak ozel bir sebebi varmi (yekelere veya bagli oldugu bolgeye daha dusuk bir kuvvet etki etmesi gibi)

Sağolasın Burak. İki temel sebebim var, ilki elevatör yarılarını birleştiren tel zımbırtardan hiç hoşlanmıyorum. Hem montajı bela, hem de ne olursa olsun sistemde bir esneklik kaldığını düşünüyorum. Hızlı bir modelde bu da “flutter”a davetiye çıkarmaktır. İki servo ile yapılan bağlantıda hem her iki elevatöre ince ayar yapmak mümkün oluyor hem de servo yeke arasındaki bağlantı olabildiğince kısa ve rijit oluyor.

İkinci sebep de iki ayrı servonun sağlayacağı ekstra güvenlik, bir servo arıza yapsa da çoğu durumda diğer elevatör durumu ve modeli kurtarmaya yetebilir...

Tabiki iki servo sisteminde bazı dezavantajlar da var, herşeyden önce iki servo daha ağır olacak, kuyruktaki ilave ağırlık burunda da aynı miktar denge ağırlığı gerektirecek. Ama bunu çok dert etmiyorum, tek servo kullanırsam kullanacağım servo 60 gr, iki servo kullanırsam her biri 32 gr. Yani servolardan yana fazla bir fark yok, ama bağlantılar kapaklar vs vs derken yine de daha ağır olacağı muhakkak. İkinci sorun da her iki elevatorun de tamamen özdeş bir şekilde hareketinin sağlanması. Aksi halde elevatör komutlarının “roll” ekseninde istenmeyen yan etkileri olur. Bu da benim için çok sorun değil, kullanacağım powerbox unitesinin servo eşleştirme fonksiyonu var, iki servo sanki birmiş gibi hareket edebiliyor...
beni şu aşamada en çok düşündüren şey servoların kuyruk içinde yerleştirilmesinin yapısal mühendisliği. Bu kafama yattığı anda karar verilmiş demektir :)
Zamanında yabancı forumlarda bir yöntem görmüştüm, teorik olarak kafama yatan bir yol, pratikte de uygulayabileceğime kafamın yatması lazım :)
 
Merhaba Özgür bey. Yaptığınız modelleri takip ediyorum ve maşallah nazar değmesin demek istiyorum. Titiz ve dikkatli işleriniz şahane. Size sormak istediğim iki konu var. Kontrol yüzeylerindeki üçgen çıtaları hazır olanlarını kullanmıyorsanız kendiniz nasıl üçgen çıtalar yapıyorsunuz. Bir diğeri ise yapıştırıcı olarak genelde ne kullanıyorsunuz. Benim CA yapıştırıcılara alerjim olduğu için alternetif olarak ahşap tutkalı, epoksi ve sıcak silikon kullanıyorum ama bunlar da malum biraz geç kuruyor. Kolay gelsin iyi çalışmalar.
 
Detayli yanit icin tesekkur ederim Evren Abi :) Paylasimlariniz sayesinde bizde yillarin tecrubelerine ve bulunan puf noktalara aninda ulasabiliyoruz :) birazda hazira konuyoruz acikcasi :hoppa:Soylediginiz sebepler cok mantikli. Umarim kafaniza yatan bir montaj sekli bulursunuz. Bizde keyifle izleriz :)
 
Merhaba Özgür bey. Yaptığınız modelleri takip ediyorum ve maşallah nazar değmesin demek istiyorum. Titiz ve dikkatli işleriniz şahane. Size sormak istediğim iki konu var. Kontrol yüzeylerindeki üçgen çıtaları hazır olanlarını kullanmıyorsanız kendiniz nasıl üçgen çıtalar yapıyorsunuz. Bir diğeri ise yapıştırıcı olarak genelde ne kullanıyorsunuz. Benim CA yapıştırıcılara alerjim olduğu için alternetif olarak ahşap tutkalı, epoksi ve sıcak silikon kullanıyorum ama bunlar da malum biraz geç kuruyor. Kolay gelsin iyi çalışmalar.

İstemi Bey, güzel sözleriniz için teşekkür ederim.

Üçgen kesitli çıtaları hazır almayı tercih etmiyorum genellikle, hatta çıtaları hazır almam dersem daha doğru olur. İhtiyacım olan çıtaları uygun kalınlıklarda ve nitelikte balsa levhalardan kendim çıkartırım. Eğer ihtiyacım olan çıta kare yada dikdörtgen kesitli değilse de gerekli enkesiti önce rende ile balsanın kabasını alıp sonra da zımpara ile son şeklini vererek yaparım. Eğer şekilin çok hassas bir doğrulukta olması gerekliyse referans çizgiler çizip rendeleme sonrasında da “tanjant” metodu ile zımparalarım.

Detayli yanit icin tesekkur ederim Evren Abi :) Paylasimlariniz sayesinde bizde yillarin tecrubelerine ve bulunan puf noktalara aninda ulasabiliyoruz :) birazda hazira konuyoruz acikcasi :hoppa:Soylediginiz sebepler cok mantikli. Umarim kafaniza yatan bir montaj sekli bulursunuz. Bizde keyifle izleriz :)

Rica ederim Burak, paylaşımımın amacı da zaten bu. Yılların tecrübesi dediğin şey de tamamen kendi deneyimlerimle icatlarımla oluşmadı, ben de zamanında bolca okuyarak, başkalarının paylaşımlarından parçalar görüp toplayıp kendim bunları deneye deneye benim becerime, ulaşabildiğim alet ve malzemeye ve tabiki keyfime :) en uygun varyasyonlarını geliştirdim... yaptığınıza da hazıra konmak denmez bence, okumak, anlamaya çalışmak ve soru sormak zaten öğrenmenin temelidir ;)
 
Burak Bey, öncelikle size yanlış isimle hitap ettiğim için özür dilerim, isim bilgileriniz olmayınca rumuzunuz da anlamlı bir isim olunca isminiz odur diye tahmin etmiştim...

Seyahatim sırasında tanjant metodunu yazmaya başlamıştım ama tamamlayıp gönderme firsatım olmadı, nasılsa taslak kaydediliyor demiştim ama o taslak mesaj da uçup gitmiş. Bilgisayar başına geçince hem yapıştırıcılar hem de tanjant metodu hakkında yazacağım.
 
Balsa tozunu nasıl yapıyorsunuz?

Bir de uygulamalı açıklama yapayım :)

Masama 80numara zımpara yapıştırdım, odadaki tüm havalandırma cihazlarını kapattım (tozlar uçuşmasın diye) toz maskemi taktım (hem beni koruması için hem de nefesimle tozlar uçuşmasın diye) ve bir parça balsayı zimparaya sürte sürte toz ürettim ve bu tozları küçük bir kavanoza aktarıp “sanding sealer” ile karıştırdım tam macun kıvamında birşey elde ettim...

Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol


Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol


Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol


Macun olmaya oldu da benim istediğim özellikleri sağlayacak mı orası meçhul, denemek için birkaç bölgeye uyguladım. Kuruyunca göreceğiz durumu...

Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol


Uygulama sırasındaki ilk izlenimim sanki biraz daha sıvı/akışkan bir kıvam yapsaydım daha iyi olacağıydı. Hatta sanırım en iyi sonucu önce doğrudan inceltmeden ve toz karıştırmadan “sanding sealer” uygulayıp sonra bu macun kıvamındaki zımbırtıyı boşluklara doldurmak. İlk kat sıvı uygulama tüm boşluklara işleyip ahşabın dokusunu doldurur, ikinci kattaki macun içindeki solvent bu ilk katı da biraz çözerek macunla ahşabın daha iyi bağlanmasını sağlayabilir gibi bir teorim var... neyse deneye deneye bulacağız elbet :)
 
Uğraştırıcı fakat güzel bir düşünce. Eskiden pudra ile dop karıştırarak yapardım. Karbonat ile japon yapıştırıcı kullanmak ta mümkünmüş. Boşluğa karbonat koyup üzerine japon yapıştırıcı dökülüyormuş. Denemedim. Tabii balsa tozu hafif olacak. Teşekkürler.:coolxf::saygilar:
 
Macun olmaya oldu da benim istediğim özellikleri sağlayacak mı orası meçhul, denemek için birkaç bölgeye uyguladım. Kuruyunca göreceğiz durumu...
Daha önceki modellerde böyle bir uygulamaya hiç mi gerek kalmamıştı Evren hocam ya da daha önce farklı bir yöntem mi kullanıyordun ?
 
Son düzenleme:
özgür abi neden herşeyi kendin yapmaya çalışıyorsun diyecem ama nam'ına ve ustalığına hakaret sayılır.
ama bildiğiniz bir şey vardır sanırım