[Duyuru]: KEEP RC HELIS ALIVE !!!
Buğra aslında konunun amacına tamamen zıt bir yazı yazmışsın, ancak bu yaklaşımla, biraz suskun kalmış olan bu konun evrilebileceği yeni bir mecra yakalamışsın, tebrik ederim
Mini quadların senin için neden ilgi çekici olduğunu anlatmışsın, gayet de güzel olmuş.
Ben de konunun amacına uygun olarak helikopterin neden benim için ilgi çekici olduğunu anlatayım
Öncelikle, benim çok hobim oldu, halen de çok var. Ama rc helikopter hepsine baskın geliyor, boş zamanımın ve bütçemin en büyük payını alıyor. Her birinden bahsedip sayfalarca yazıya boğmadan, en önemli 1-2 tanesini anlatıcam. Hobilerimin her biri, daha çocukken beni etkileyen, daha doğrusu büyüleyen şeylerin şimdiki zamana etkilerinin sonucunda beni buluyor. Ben onları bulmuyorum, durup dururken onlar beni buluyor. Çevremde uygun zamanı ve bütçesi olup, bir hobiye bağlanmak isteyip de, bunu bir türlü beceremeyen arkadaşlarım da var. Yani bir hobiye karar verilip başlanmıyor, hobi zaten orada duruyor, günü gelince açığa çıkıyor diye düşünüyorum.
Neyse, gelelim hayatımda yer etmiş, tutku halini almış en önemli hobilerime ve şimdiki duruma. Çok küçük yaşlarımdan beri gelen ve hatırladığım ilk tutkum araba
Küçükken bir arabanın içinde saatlerce oturmak, biraz daha büyüyünce, 12-13 yaşlarından itibaren ilk sürüş denemeleri, babanın amcanın dayının başının etini yemeler, araba kaçırmaya teşebbüsler, o 18 yaşın bir türlü gelmek bilmemesi, gelip de ehliyet aldıktan sonra iki saatlik araba ödünç alabilmek için 3 gün yalvarmalar... Kendi arabam olduktan sonra ise bir bocalama baş gösterdi. İşin "modifiye" olarak adlandırılan, farla oynama, egzos bağırtma, oraya buraya eklentiler yapma kısmı hiçbir zaman ilgimi çekmedi
Diğer türlü, sabancının koçun torunu da değiliz ki çeşit çeşit arabaya binelim... Sürüş üzerine biraz yoğunlaştım, teknik edinmeye çalıştım, ancak belli bir yerden sonra standart araçlarla kazanılabilecek tekniğin de sınırına yaklaştım. Daha üstü yine çok para ve altyapı gerektiriyordu. Dolayısıyla araba işi etkisini kaybetti.
Bir diğer tutkum müzik. Küçük yaşta bağlama ile başlayıp, daha sonra gitara meylettim. Hayatımda başka hiçbir şey için gitara harcadığım emeğin yarısını bile harcamadım diyebilirim... 20'li yaşlarımın sonlarında artık gelebileceğim en üst seviyeye yaklaştığımı, daha yukarısı için ise yeterli zamanımın ve daha önemlisi hevesimin olmadığını anlamaya başladım. Bu da etkisini kaybetti diyebiliriz.
Rc helikoptere gelirsek diğer bütün hobilerimi bastırmasının en önemli sebebi, bence yaşattığı hissiyatın her seferinde farklı olması. Heyecandan korkuya, başarıdan hüsrana, tatmine, tatminsizliğe, hiçbir zaman öngörülemeyen bir durum söz konusu. O gün sahaya çıkarken, eve nasıl döneceğim hakkında bildiğim tek şey, öyle yada böyle rahatlamış olacağım. Ya kırıp rahatlayacağım, ya sakin sakin uçup rahatlayacağım, yada kendimden beklemediğim şeyleri yapabilip rahatlayacağım. Sahaya çıkmasam bile, orasını burasını kurcalayacağım, yeni bişeyler alacağım, hatta komple yeni bir heli alacağım, yine rahatlayacağım
Bir diğer ilgi çekici durum ise halen kendimden beklentimin ve hedefimin çok altında olmam. Bu da diğer rc araçlarda "bence" olmayan bir durum. Tamamen kişisel fikrim, kimseye bir sataşmam yok, ancak ne arabadan, ne uçaktan, ne de quaddan aynı tadı alamadım. Belki yeterince ilgilenemedim, uğraşamadım diğerleriyle, ama bu da benim için doğru makinenin heli olduğunu destekliyor. Helikopterdeki bilinmezlik ve hareket özgürlüğü bence hiçbirinde yok. Hep heves olup geçti diğerleri.
Konunun amacına aykırı da olsa, ben herkese heli tavsiye etmiyorum. Kesinlikle herkesin hoşuna gitmeyecektir. Ayrıca, ucuz değil, kısa vadede sonuç veren bişey değil, kolay hiç değil. Ama doğru kişi bir kere olsun heli ile tanışırsa, hayatı boyunca bir daha vazgeçemez, orası kesin