Yeni Başlangıç Modeli İnşaamız

Katılım
4 Mar 2021
Mesajlar
95
Tepkime puanı
88
Yaş
20
Konum
İstanbul
İlgi Alanı
Hepsi
Merhabalar arkadaşlarım ve abilerim,

Bugün arkadaşla bir slow flyer yapmaya başlayalım dedik ama eldeki malzemelerin kullanımına karar verilince artık yavaş uçar mı bilmem. :D
(O motor buna büyük diyenleri duyar gibiyim ama malzemeler muhtemelen değişiklik gösterecektir.)

İyisiyle kötüsüyle, hatasıyla doğrusuyla ikinci RC Uçağımı yapamaya giriştim bakalım. Planlar ve malzemeleri kendim çizdiğim için ileride birtakım hatalar çıkabilir ancak sonuç olarak öğrenmemize yol açar.

Sizinle paylaşayım ve süreci beraber takip edelim istedim. Zaten ne zamandır yapılmakta olan uçak hakkında konu görmüyorum, yaptıklarınızı paylaşın arkadaşlar. :lollol:

Bu arada Ömer hocama teşekkür ediyorum çok güzel bir motor yuvası yaptığı için.
Hatta kör perçin ile sabitlemeyi deneyin bile dedi. Atıl bir fotoblok ve alüminyum ile denemek istiyorum, hiç kör perçini bu şekilde kullanılabileceğini hayal etmedim, deney ve gözlem yaparız biraz.



Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol



Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol



Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol
 
Son düzenleme:
Konu unutulamsın, minik bir güncelleme yapayım.

Deneyimli bir F16 teknisyeni hocamız kör perçin ile yumuşak malzemeyi birleştirme metotlarını anlattı, muhtemelen onunla yapacağımız kesin gibi. Başka deneyen görmedim ama ben bir denemeyi çok istiyorum.

İşte bu hafta içi 2.5 mm'lik perçin ile deneyeceğiz öğretmen özel matkap ucunu getirince.


Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol
 
Perçinle metal-fotoblok birleştirme işlemini denedik.

Öğretmenimin yaptığı belli zaten, adam sanki fotoblok değil de metal birleştirir gibi birleştirdi, malzemede ezik yok ve baya sağlam.
İşte İsmail Akıncı farkı. :D
Ben de öğretmenden önce denedim ama benimki berbat etti malzemeyi.

Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol


Arkasını keserek çektirme ucunu da kopararak uygun hale getirdi, ben arkasını kesmeden normal haliyle yapmıştım.

Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol


Ama motor yuvasına yapma işi iptal olabilir çünkü çok dar bu metodu uygulamak için.
Öğretmene sorsam onun için ayrı bir metot daha bulurdu muhtemelen de zamanını daha fazla almak istemedim.
 
Bugün kanat ve stabilizelerin montajını hallettim. Bugün şunu iyice hatırladım ki RC Uçak yapmak öngörülemeyen sorunlara çözümler üretmeyi de kapsıyor. :D Bilerek ince tasarladım ama bu sefer sığmayan şeyler oluyor, onları yerleştirip birde kanadı tutan çubukları güçlendirmek bayağı vaktimi aldı. Belki fark etmişsinizdir, gövde altından da bir lastik geçiyor çubukları sağlamlaştırmak için.

Pek profesyonel bir deneme değil ancak motor hariç pil gibi parçaları içindeyken el ile atma suretiyle bir deneme yaptım ve gerçekten iyi tutunuyor gibi. Kanatlar yeterli sağlamlıkta ve ağırlık merkezini ayarlayınca dengeli ancak motor monte edilince tekrar ayar gerekecek.


Bu RESMİ görmek için izniniz yok. Giriş yap veya üye ol
 
Öğrenmenin iki yolu var: ya vol bol araştırıp okuyup , baştan alıp tekrar tekrar okuyacaksın, ya da deneme yanılma ile sana en kolayını keşfedeceksin.

Doğru bir sözmüş. Ancak bazı şeyleri deneyip yanılarak öğrenmek daha etkili geliyor. (Yaptığım hatalara sebep bulurken ben :lollol:)
Şaka maka yapıp yanılarak neyin neden olmadığı, nasıl telafi edileceği daha kalıcı bir şekilde öğreniliyor bence.
 
Şaka maka yapıp yanılarak neyin neden olmadığı, nasıl telafi edileceği daha kalıcı bir şekilde öğreniliyor bence.
Çok yaygın bir bakış açısı fakat sanılanın aksine çok az konuda geçerliliği var bana göre. Şöyle bir örnek vereyim.

Daha çok Japonca ismi Bonsai ile tanınan ağaç şekillendirme sanatını pek çoğumuz duymuşuzdur. Yaşı yetenler Karate Kid filmindeki Miyagi ustadan hatırlayacaklardır. :)

Bu sanat bildiğimiz odunsu bitkiler (ağaçlar) ile icra ediliyor. Ağacın yaşadığı toprak sınırlandırılarak yaşlı bir ağacın modellemesi yapılıyor özet olarak. Bu amaçla çeşitli yöntemlerle ağacın dalları şekillendiriliyor, kökleri ve dalları budanıyor, toprağı değiştiriliyor, gübreleniyor...

Dünya üzerinde bilinen en eski bonsai Japonya'da bir müzede sergileniyor ve 800 yaşında. Minyatür olsalar da bu ağaçlar iyi bir bakım ile uzun yaşam sürelerine ulaşıyorlar. Hatta bonsailer genellikle doğadaki büyük abilerinden daha uzun süre yaşıyorlar. Bu yaşam süresi sebebiyle Japonya'da bonsailerin miras olarak bırakıldığı bir kültür bulunuyor. Şimdi gelelim deneme yanılma ile öğrenme meselesine.

Bir bonsainiz var ve dal budaması yapacaksınız. Fakat budamanın ne amaçla, hangi mevsimde, hangi yöntemle yapılacağı hakkında hiçbir bilginiz ve tecrübeniz yok. Budamayı yaptıktan sonra geri dönüşüde yok. :rolleyes: Sonucun ne olacağını görmek için en az 10 sene geçmesi gerekiyor. Ağaç için kısa ama bizler için uzun bir zaman. Geçmişi 1000 yıla dayanan bir tecrübe edinilmişliği varken sizin bugün sıfırdan tecrübe etmeye başlamanız ne kadar mantıklıdır düşünmek gerek. Helede çağımızdaki gibi bu bilgi ve tecrübelere ulaşmak bu kadar kolayken.

Şimdi bu abartılı örnekten kendi durumumuza hızlı bir geri dönüş yapalım. Deneyerek havacılığı öğreneceğiz. :rolleyes: Akışkanlar mekaniği, aerodinamik, malzeme bilgisi, fizik, mekanik, elektronik, pilotaj... tecrübe edinmemiz gereken kaç branş var önümüzde ? Ömrümüz yeter mi hepsini deneye deneye öğrenmeye ? Biraz işimizi kolaylaştırmamız, zaman kazanmamız lazım. Hani bizde de bir söz vardır. " Amerika'yı yeniden keşfetme ! " diye.

Bu kadar kaynak, hiçbir karşılık beklenmeksizin sunulan bunca tecrübenin olduğu bir ortamda " Ben bunlarla ilgilenmem, deneye deneye nasolsa doğruyu bulurum ! " demekte bir tercihtir. Vaktiniz bol ve sonuca odaklı değilseniz keyif sizindir elbette. :saygilar:

Bence okuyup araştırmaktan korkmayalım. Bunu akıl yetersizliğimiz olarak görmeyelim arkadaşlar. Edinilme süresine göre çok çok daha kısa bir zaman harcayarak edinebileceğimiz bilgileri kullanıp tecrübe etmeye başladığımızda çok daha kolay ilerleyebiliriz.

Kendi aklımızı ve mantığımızı sevelim elbette ama daha ileriye gidebilmek için insanların yıllarca emek vererek kazandığı bilgi ve tecrübeleride yok saymayalım ve faydalanalım derim.
 
Son düzenleme:
Çok yaygın bir bakış açısı fakat sanılanın aksine çok az konuda geçerliliği var bana göre. Şöyle bir örnek vereyim.

Daha çok Japonca ismi Bonsai ile tanınan ağaç şekillendirme sanatını pek çoğumuz duymuşuzdur. Yaşı yetenler Karate Kid filmindeki Miyagi ustadan hatırlayacaklardır. :)

Bu sanat bildiğimiz odunsu bitkiler (ağaçlar) ile icra ediliyor. Ağacın yaşadığı toprak sınırlandırılarak yaşlı bir ağacın modellemesi yapılıyor özet olarak. Bu amaçla çeşitli yöntemlerle ağacın dalları şekillendiriliyor, kökleri ve dalları budanıyor, toprağı değiştiriliyor, gübreleniyor...

Dünya üzerinde bilinen en eski bonsai Japonya'da bir müzede sergileniyor ve 800 yaşında. Minyatür olsalar da bu ağaçlar iyi bir bakım ile uzun yaşam sürelerine ulaşıyorlar. Hatta bonsailer genellikle doğadaki büyük abilerinden daha uzun süre yaşıyorlar. Bu yaşam süresi sebebiyle Japonya'da bonsailerin miras olarak bırakıldığı bir kültür bulunuyor. Şimdi gelelim deneme yanılma ile öğrenme meselesine.

Bir bonsainiz var ve dal budaması yapacaksınız. Fakat budamanın ne amaçla, hangi mevsimde, hangi yöntemle yapılacağı hakkında hiçbir bilginiz ve tecrübeniz yok. Budamayı yaptıktan sonra geri dönüşüde yok. :rolleyes: Sonucun ne olacağını görmek için en az 10 sene geçmesi gerekiyor. Ağaç için kısa ama bizler için uzun bir zaman. Geçmişi 1000 yıla dayanan bir tecrübe edinilmişliği varken sizin bugün sıfırdan tecrübe etmeye başlamanız ne kadar mantıklıdır düşünmek gerek. Helede çağımızdaki gibi bu bilgi ve tecrübelere ulaşmak bu kadar kolayken.

Şimdi bu abartılı örnekten kendi durumumuza hızlı bir geri dönüş yapalım. Deneyerek havacılığı öğreneceğiz. :rolleyes: Akışkanlar mekaniği, aerodinamik, malzeme bilgisi, fizik, mekanik, elektronik, pilotaj... tecrübe edinmemiz gereken kaç branş var önümüzde ? Ömrümüz yeter mi hepsini deneye deneye öğrenmeye ? Biraz işimizi kolaylaştırmamız, zaman kazanmamız lazım. Hani bizde de bir söz vardır. " Amerika'yı yeniden keşfetme ! " diye.

Bu kadar kaynak, hiçbir karşılık beklenmeksizin sunulan bunca tecrübenin olduğu bir ortamda " Ben bunlarla ilgilenmem, deneye deneye nasolsa doğruyu bulurum ! " demekte bir tercihtir. Vaktiniz bol ve sonuca odaklı değilseniz keyif sizindir elbette. :saygilar:

Bence okuyup araştırmaktan korkmayalım. Bunu akıl yetersizliğimiz olarak görmeyelim arkadaşlar. Edinilme süresine göre çok çok daha kısa bir zaman harcayarak edinebileceğimiz bilgileri kullanıp tecrübe etmeye başladığımızda çok daha kolay ilerleyebiliriz.

Kendi aklımızı ve mantığımızı sevelim elbette ama daha ileriye gidebilmek için insanların yıllarca emek vererek kazandığı bilgi ve tecrübeleride yok saymayalım ve faydalanalım derim.
Büyüksün! :bravo::bravo::bravo:
 
Çok yaygın bir bakış açısı fakat sanılanın aksine çok az konuda geçerliliği var bana göre. Şöyle bir örnek vereyim.

Daha çok Japonca ismi Bonsai ile tanınan ağaç şekillendirme sanatını pek çoğumuz duymuşuzdur. Yaşı yetenler Karate Kid filmindeki Miyagi ustadan hatırlayacaklardır. :)

Bu sanat bildiğimiz odunsu bitkiler (ağaçlar) ile icra ediliyor. Ağacın yaşadığı toprak sınırlandırılarak yaşlı bir ağacın modellemesi yapılıyor özet olarak. Bu amaçla çeşitli yöntemlerle ağacın dalları şekillendiriliyor, kökleri ve dalları budanıyor, toprağı değiştiriliyor, gübreleniyor...

Dünya üzerinde bilinen en eski bonsai Japonya'da bir müzede sergileniyor ve 800 yaşında. Minyatür olsalar da bu ağaçlar iyi bir bakım ile uzun yaşam sürelerine ulaşıyorlar. Hatta bonsailer genellikle doğadaki büyük abilerinden daha uzun süre yaşıyorlar. Bu yaşam süresi sebebiyle Japonya'da bonsailerin miras olarak bırakıldığı bir kültür bulunuyor. Şimdi gelelim deneme yanılma ile öğrenme meselesine.

Bir bonsainiz var ve dal budaması yapacaksınız. Fakat budamanın ne amaçla, hangi mevsimde, hangi yöntemle yapılacağı hakkında hiçbir bilginiz ve tecrübeniz yok. Budamayı yaptıktan sonra geri dönüşüde yok. :rolleyes: Sonucun ne olacağını görmek için en az 10 sene geçmesi gerekiyor. Ağaç için kısa ama bizler için uzun bir zaman. Geçmişi 1000 yıla dayanan bir tecrübe edinilmişliği varken sizin bugün sıfırdan tecrübe etmeye başlamanız ne kadar mantıklıdır düşünmek gerek. Helede çağımızdaki gibi bu bilgi ve tecrübelere ulaşmak bu kadar kolayken.

Şimdi bu abartılı örnekten kendi durumumuza hızlı bir geri dönüş yapalım. Deneyerek havacılığı öğreneceğiz. :rolleyes: Akışkanlar mekaniği, aerodinamik, malzeme bilgisi, fizik, mekanik, elektronik, pilotaj... tecrübe edinmemiz gereken kaç branş var önümüzde ? Ömrümüz yeter mi hepsini deneye deneye öğrenmeye ? Biraz işimizi kolaylaştırmamız, zaman kazanmamız lazım. Hani bizde de bir söz vardır. " Amerika'yı yeniden keşfetme ! " diye.

Bu kadar kaynak, hiçbir karşılık beklenmeksizin sunulan bunca tecrübenin olduğu bir ortamda " Ben bunlarla ilgilenmem, deneye deneye nasolsa doğruyu bulurum ! " demekte bir tercihtir. Vaktiniz bol ve sonuca odaklı değilseniz keyif sizindir elbette. :saygilar:

Bence okuyup araştırmaktan korkmayalım. Bunu akıl yetersizliğimiz olarak görmeyelim arkadaşlar. Edinilme süresine göre çok çok daha kısa bir zaman harcayarak edinebileceğimiz bilgileri kullanıp tecrübe etmeye başladığımızda çok daha kolay ilerleyebiliriz.

Kendi aklımızı ve mantığımızı sevelim elbette ama daha ileriye gidebilmek için insanların yıllarca emek vererek kazandığı bilgi ve tecrübeleride yok saymayalım ve faydalanalım derim.

Doğru söze ne denir ?
Sessizliğimi koruyup haklısınız diyerek çekiliyorum efendim. :saygilar:
 
Türker abi, vur diyince öldürdün galiba .... :evil:
Deniz abi uzun süredir aklımda dolanan düşüncelerin bir patlaması oldu esasında. Tesadüf konu denk geldi @Abdullah Burak Kılınç kardeşimize patladı kabak. :lollol: :lol:
Aman Sümer abi ne yaptın, estağfurullah ?
Doğru söze ne denir ?
Sessizliğimi koruyup haklısınız diyerek çekiliyorum efendim. :saygilar:
@Abdullah Burak Kılınç kardeşim. Açıkçası bu konunun altına yazılabilecek bir mesaj olduğu için buraya yazdım. Epeydir aklımda dolanıyordu. :laugh:
Lütfen şahsi algılama. Böyle bir cevap vermen çok mutlu etti beni, yolun açık olsun genç kardeşim. :saygilar: